Geçtiğimiz hafta boyunca internette New York Times'ın nerede hata yaptığının tartışılması, basın kuruluşlarının ve gazetecilerin tarafsız olması ya da bir konudaki her görüşe yer vermesi gerektiği gibi argümanları gündeme getirdi. NYT, geçtiğimiz hafta içerisinde ABD'de devam eden sokak hareketlerine karşı Cumhuriyetçi siyasilerin dillendirmeye başladığı "ordu göreve" argümanını aynı partiden bir senatörün gerçekten kötü bir şekilde yazılmış bir köşe yazısı ile gazeteye taşıdı. Bunun ardından hem birçok gazeteci ve okur tepkilerini dile getirdi, hem de birçok NYT çalışanı yazıyı ve kurumlarını protesto etti. Ardından her geçen gün durum daha da ilginç bir hâl almaya başladı. Önce gazetede Fikir köşesinin başındaki James Bennet kötü bir savunma yazdı. Ardından gazetede çalışan bazı isimler bu tepkinin NYT içerisinde bir nesil savaşı olduğu iddiasında bulundu. Gazete içerisinde yapılan toplantılarda ise hem Fikir köşesinin bu yazısı senatör Cotton'dan istediği hem de düzgün bir editoryal süreçten geçirmeden ve hatta Fikir köşesinin yönetimi tarafından okunmadan gazetede yayınlandığı ortaya çıktı. Şu anda yazının girişinde uzun bir özür metni var, yazının sahibi Cotton ise tam bir troll gibi NYT'nin düştüğü durumla dalga geçiyor. Konunun büyümesinin en önemli sebeplerinden birisi ise NYT'nin sicilinin bu konularda çok kötü olması. Haber yazımıyla ilgili yakın dönemde yaşadıkları sıkıntıların yanı sıra Fikir köşesinde benzer sorunları ve kötü kararları tekrar ediyor olmaları olayın artık çözülmesi gereken ciddi bir sorun olarak algılanmasına neden oldu. Burada üzerine düşünülmesi gereken önemli noktalar var. Birincisi, gazetelerin herkese açık bir alan olup olmadığı konusu. Elbette bir haber yazıyorsanız haberin kapsamına giren her konuyu ve özneyi ele almanız gerekiyor. Fakat özellikle Fikir ve köşe yazılarında gazetelerin nasıl bir yol izleyeceklerini açık bir şekilde belirlemesi lazım. Eğer her fikre ve herkese açık olma yolunu tercih edecekseniz bunu neden yaptığınızı iyi düşünmeniz ve aldığınız bu kararı istisnasız bir şekilde uygulayabilmeniz lazım. Unutmayın ki her fikre açık olmak dediğiniz noktada gerçekten bunun arkasında durabilmeniz ve gerektiğinde —ki kesinlikle gerekecektir— okurlarınıza karşı bunu savunabilmeniz lazım. Diğer seçeneğiniz ise yayın politikanızı net bir şekilde belirlemek ve dahil edeceğiniz fikir yazılarına da bu politikayı uygulamak. NYT için sorunun bu kadar büyük olmasının en temel sebebi bunu yapamamış olması. Yayınladıkları köşe yazısında Cotton'ın iddia ettiği olayların ve tespitlerin neredeyse tamamı kendi muhabirlerinin yaptığı haberler tarafından çürütülüyor. Aynı gazete içerisinde yayınlanan bir yazı, o gazetenin yaptığı haberler ile hiçbir şekilde uyuşmuyorsa bunu yayınlamanın ve ona bir güvenilirlik kazandırmanın anlamı var mı? Bu son nokta özellikle önemli. Gazeteler ve haber kurumları için güvenilirlik olmazsa olmaz. Yayınlamayı tercih ettiğiniz her yazı ve her isim, sizin üzerinizden bir güven kazanarak başlıyor. Bir kurum olarak bu güveni kimlerin kullanmasına izin verdiğinizi iyi düşünmeniz ve bu konuda katı bir editoryal yapınızın olması lazım. Haber kurumlarının isimleri, duruşları ve hatta tasarımları ile birer güven kaynağı olduklarının bilinciyle hareket etmesi lazım. Dediğim gibi NYT içerisinde durum gerçekten karışık ve görebildiğim kadarıyla Fikir köşesinde bir dönüşüm yaşanması kaçınılmaz. Eğer bir haber kurumu yönetiyorsanız ya da bir kurumun parçasıysanız, bu örneği fırsat bilerek kurum içerisinde bu konuları netleştirmenizde ve benzer sorunları yaşamadan önlem almanızda fayda var. |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder