ABD'de özellikle Fox News, OAN ve Breitbart gibi yayınların tarzları ve ulaştıkları kitleler, bir süredir başka ülkelerde de kopyalarının ortaya çıkmasına neden oluyor. Özellikle belirli kesimler tarafından ekonomik anlamda da kârlı bir alan olarak görülmesi, bu alana olan ilgiyi de artırıyor. Bu ilginin en yeni ve en büyük örneklerden birisi de GB News. İngiltere merkezli GB (Great Britain) News, ABD'li medya şirketi Discovery'nin ana yatırımı ve başında Andrew Neil'in olduğu bir ekiple birlikte geçtiğimiz hafta yayına başladı. Televizyon ve radyo odaklı bir yayın politikası olan GB News büyük anlamda Fox News'in İngiltere'deki dengi olmayı hedefliyor gibi görünüyor. Tabii bununla ne kadar başarılı olabilecekleri konusunda ciddi soru işaretleri var. Her ne kadar "anti-woke" ve muhafazakâr yayınlara ilgi var gibi görünse de GB News tam olarak burada konumlanmak istediğinden emin değil gibi görünüyor. Bir yandan "woke medyaya savaş açtıklarını" söylerken, diğer yandan "politik olarak tam ortada olacaklarını" iddia ediyorlar. Yayınlarında ise açık bir politik konum sergilemekten çekinmiyorlar, hatta akşam haberlerinde "Woke Watch" diye bir bölüm bile var. Bu çekincenin sebebi tamamen ekonomik. Yayına başladıkları günden itibaren başlatılan reklam boykotu kampanyası şimdiden Ikea, Nivea, Vodafone ve Bosch gibi birçok büyük markayı ikna etti. GB News ekibi ise bu yapılanın "iptal kültürünün en kötü hâli" olduğunu iddia ediyor. Buna rağmen Avrupa'daki diğer ülkelerde de kanallar açma planları şimdilik devam ediyor. Şimdilik yayın hayatına devam edecek gibi görünen GB News, sağ popülist medya akımının ne kadar ömrü kaldığını görmek açısından da iyi bir örnek olacak. İzleyecekleri yol ve ne kadar dayanacakları, medyada bu akımın daha ne kadar süreceğini görmemiz açısından önemli. Ayrıca çok yeni bir kurum olmaları bu akımın potansiyel bir evriminin de nasıl olabileceğini bize gösterebilir. Şu anda, balayı döneminin ardından GB News küçük bir kanala dönüşecek ve muhtemelen birçok genişleme planını iptal etmek zorunda kalacak gibi görünüyor. Yine de geçtiğimiz on yıl bize her türlü sürprize açık olmamız gerektiğini de öğretti. |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder